İrlanda’da İş Bulmak Kolay Mıdır? 

2017 Ocak ayında Dublin CES dil okuluna 6 aylık akademik yıl programı için gelen Meysa Hanım’ın İrlanda’ya geldikten sonra hem okuyup hem çalışmak istemesi üzerine İrlanda’da iş bulma serüveni başlamıştır. Aşağıda kendi kaleminden tüm artı ve eksileriyle İrlanda’da çalışma üzerine tecrübelerini bulabilirsiniz. 

Survivor vs. Stamp 2 Tipi Vize

Eğer Survivor’ın Dominik’te çekildiğini düşünüyorsanız yanılıyorsunuz, çünkü gerçek Survivor Dublin’de Stamp 2 tipi vize ile çekiliyor. Ne demek istediğimi yazının ilerleyen bölümlerinde anlayacaksınız.

13 Ocak’ta uzun dönem yani 6 aylık dil okulu için Dublin’e geldim. İlk havaalanından çıktığımda oldukça şaşırdım. Avrupa’nın göbeğinde 5 ülkenin başkentlerini görmüş, yaklaşık 5.5 ay Almanya’da Erasmus yapmıştım. Kendimce ön yargıda bulunacak kadar seyahat ettiğimi sanıyordum. Aslında hala aynı şeyi düşünüyorum: Burası bir Avrupa şehri olamaz belki de bu yüzden seviyorum Dublin’i bu kadar. 

İrlanda’ya ayak bastıktan 1 gün sonra monster, indeed,jobs.ie, linkedin gibi bütün iş bulma sitelerinde hesap açtım. Çünkü, 1 euro = 4 lira daha fazla açıklama yapma gereği bile duymuyorum ☺ Her sabah işe giden insanlar gibi iş başvurularında bulundum. Her sabah saat 7.30 otobüsünde mesaiye başlıyor yaklaşık 8.20 geçeye kadar başvurulara devam ediyordum. Bunu kaç gün sürdürdüm dersiniz? Tam 146 gün! İstisnasız her gün. Genelde Turkish Native Speaker olan işlere başvurdum. Belki 200 işe belki daha fazla… Yaklaşık 50-55 tanesi geri dönüş yaptı. Günde 3 kere arandığım oldu. Survivor o noktada başladı işte.

İrlanda’da Okurken Çalışmak 

Şimdi siz buraya tazecik, İrlanda kadar güzel ve yeşil (ne kadar yeşil olduğunu hayal bile edemezsiniz) hayallerinizle öğrenci olarak geliyorsunuz. Bunda hiçbir sorun yok. Tek sorun öğrenci olarak geldiğinizde size tanınan part-time çalışma hakkı yani Stamp 2 vizesine sahip olmanız. Bu arada bu söylediğim sadece uzun dönem yani 6 aydan uzun gelen öğrenciler için geçerli. Kısa dönem gelen öğrencilerin çalışma hakkı olmuyor. Peki , bu Stamp 2 deki keramet nedir? Sizi Cv’nizi görüp ararlar, günde 3 kere de ararlar, mail de atarlar ve her telefon konuşmasında yeni umutlar doğar ama ardından şu soruyu sorarlar: What is your visa situation? Do you have Stamp 4? Are you aligible to work in Ireland? Yani Türkçesi Vize durumunuz nedir? Stamp 4 ünüz var mı? Irlanda’da çalışma hakkınız var mı? Stamp 4 full-time çalışabileceğiniz anlamına gelen iki vizeden birisi. Genelde bir Avrupa vatandaşı ile evlenmek, 4-5 yıl İrlanda’da çalışıp ikamet etmek gerekiyor Stamp 4 için yani uzun lafın kısası vatandaş olmanız gerekiyor bir şekilde. Ya da master yaparsanız okulunuz bittikten sonra Stamp 1 vizesi ile 1-2 yıl full-time çalışma hakkına sahip olabiliyorsunuz. Her neyse, bu 146 günde adımdan daha çok duydum Stamp 4 kelimesini.

Ama şunu söylemeden geçemeyeceğim ben kafe ya da restorantlara başvurmadım, aradığım işler hep şirketlerdeydi yani daha kalıcı şeyler aradım hep. Çünkü restoran ya da kafelerde Stamp 4 sormuyorlar. Bu arada inanın saatlik ücret farkınız hemen hemen aynı minimum 9.50 euro. Şirkete ilk girdiğinizde de yani Google, Twitter vs. da çalışmıyor iseniz aynı ücreti kazanıyorsunuz.

Her neyse, ben bu 146 gün içinde Stamp 4üne ve tüm pahalılığına rağmen ( ev kiraları yani oda kiraları ateş pahası ) buraya aşık oldum. Yeşiline, 12 kilometreyi 1 saatte giden iki katlı otobüsüne, çılgın şoförlerine, o sıcacık insanlarına, kışın hiç doğmayan yazın hiç batmayan güneşine, sokağa çıktığınızda o yağmurdan sonraki toprak kokusuna… Ama en çok doğasına ve insanlarına… Bunu kelimelerle nasıl ifade edebilirim bilmiyorum. Her sokak bir ormana açılıyor sanki. Şehir merkezinden 10 kilometre ne yöne giderseniz gidin her yol bir film sahnesine çıkıyor gibi.

İnsanlar kompleksiz, ırkçılık yok ve samimi. Elbette dünyanın her yerinde olduğu gibi kötü insanlar ya da binalar da var ama %3 herhalde.

Yaklaşık 3 ay içinde yalnızca bir kez mülakata gittim ses çıkmayınca re-entry vizesine yani olur da vizem bitmeden geri gelirsem diye çoklu giriş çıkış vizesine başvurdum ve Türkiye’ye bilet aldım. İzmir’de doğmuş büyümüş biri olarak İzmir’den daha güzel şehir görmediğimi söylemeden geçemeyeceğim ama buna rağmen eve, o güzel şehre dönme fikri hiç bu kadar kötü hissettirmemişti. Nasıl olduysa re-entry vizesine eksik evrakla başvurduğum için evraklarımı tamamlamamı istediler ve tekrar başvurmam gerekecekti ve vize sonucu 10 iş gününde evraklarınızla birlikte evinize postalanıyor. Yani 1 hafta sonrasına aldığım bilet yandı, gidemedim. Açıkçası hiç de üzülmedim. 10 gün daha diye seviniyordum. 10 gün içinde tekrar bilet aldım. Biletimi aldığım gün yaklaşık iki buçuk ay önce gittiğim o yukarı da bahsettiğim mülakatın sonucu için aradılar. 1 aylık bir projemiz var çalışmak ister misiniz diye sordular. Yine biletimi iptal ettim bavullarım 20 gündür hazır bekliyordu. Şimdi bunu size çok uzaklardan değil Dublin’den yazıyorum. İşten geldim çok yorgunum. Bütün arkadaşlarım gitti ve çok ciddi anlamda yalnızım ve her şeye rağmen çok mutluyum. Şükürler olsun!

Oley, İrlanda’da İş Buldum!

Biraz mülakat ve çalıştığım işten bahsetmek istiyorum.

Dediğim gibi iki buçuk ay önceydi, Linguistic Tester olarak Keywords adlı bir şirkete Turkish Native Speaker olarak başvurmuştum. Bana 25 dakikada yapmam gereken 30 soruluk İngilizce’den Türkçe’ye çevirmem gereken bir sınav gönderdiler ve onu geçince mülakata katılma hakkı kazandım. Mülakat çeviri ve oyunlar üzerineydi. Bir de her dilden ve milletten insanlar olduğu için biraz da bu farklı kültürlerden oluşan çevreye uyum sağlayıp sağlayamayacağınıza yönelik sorular vardı. İşimin detaylarını paylaşmam yasak ama bölümüm Linguistic and Quality Assurance Tester. Hayatımda yaptığım en zor iş. Ama dedim ya burası biraz böyle bir yer. Her şey zor. Mesela 5.5 aydır kendime sadece 50 euroluk 3 parça kıyafet aldım. Hayatta kalınıyor ama ☺ Belki de kapitalizmin az da olsa belini bükmeme yardımcı olduğu için seviyorum burayı.

Yol Açık, Yola Çık 

 

Size diyeceğim tek şey şu: 3 haftadır yarın ne yaşayacağımı bilmiyorum. Burada kalıp kalamayacağımı bilmiyorum. Birçok konuda özellikle maddi olarak çok zorlanıyorum. Ama bir şeyi gerçekten istiyorsanız savaşı gerçekten kaybetmeden çekilmeyin. Her anına değer olduğunu göreceksiniz. 3. Haftama gireceğim çalıştığım yerde ve öğrendiğim şeyleri yazsam muhtemelen kitap olur. Her şeye değdi gerçekten. Tek diyebileceğim şey deneyin, yola çıkın ve evet yol açık.

İlginizi Çekebilir

Menü